


Alzheimer hastalığı, tüm demanslar içinde en yaygın görülenidir ve vakaların yaklaşık %60–70’ini oluşturur. Hafıza kaybı, düşünme becerilerinde bozulma, günlük yaşam aktivitelerinde gerileme, psikiyatrik semptomlar ve davranış değişiklikleri ile seyreden ilerleyici bir beyin hastalığıdır. Halk arasında ‘bunama’ olarak bilinen demansın en önemli nedeni Alzheimer’dır.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre halen dünyada 55 milyondan fazla kişi demans ile yaşamaktadır. Her üç saniyede bir kişiye yeni tanı konulmakta, her yıl yaklaşık 10 milyon yeni vaka ortaya çıkmaktadır. 2021’de 57 milyon olan hasta sayısının 2030’da 75 milyona, 2050’de ise 139 milyona yükseleceği tahmin edilmektedir.

Türkiye’de Durum
Ülkemizde de tablo benzerdir. TÜİK’in 2022 Sağlık Araştırması’na göre, 65 yaş üzerindeki bireylerde Alzheimer görülme sıklığı %5,5’tir. Ortalama yaşam süresinin artmasıyla birlikte Alzheimer, ölüm nedenleri arasında 7. sıraya kadar yükselmiş ve engelliliğin en önemli nedenlerinden biri haline gelmiştir.
Toplumsal Algı ve Önyargılar
Dünya Alzheimer Raporu 2024, toplumun %80’inin ve sağlık çalışanlarının %65’inin demansı hâlâ yaşlanmanın doğal bir parçası olarak gördüğünü ortaya koymuştur. Oysa demans yaşlanmanın kaçınılmaz bir sonucu değildir. Rapora göre, demansla yaşayan bireylerin %88’i ayrımcılığa uğramakta, halkın üçte biri tanısını gizlemeyi tercih edeceğini belirtmektedir. Hastaların üçte biri iş hayatını bırakmakta, sosyal ilişkilerden uzaklaşmaktadır. Bakıcıların da yarısı sosyal hayattan geri çekilmektedir.
Toplumsal önyargılarla mücadele amacıyla 1994 yılından beri 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü, 2012’den bu yana da Eylül ayı Alzheimer Farkındalık Ayı olarak kutlanmaktadır. 2025 etkinliklerinin sloganı: #AlzheimerıSor, #DemansıSor.
Erken Belirtiler
Demans erken dönemde fark edilebilir.Hastalık, bazı bireylerde hafıza problemlerinden önce duygudurum ve davranış değişiklikleri ile başlayabilir. Zamanla ilerleyerek günlük yaşam becerilerini etkileyen bir hâl alır. Bu belirtileri erken fark etmek, erken teşhis açısından hayati önem taşır. Dikkat edilmesi gereken erken belirtiler şunlardır:
Hastalığın erken evresinde; yakın olayları unutma, eşyaları kaybetme, tanıdık yerlerde kaybolma, zaman kavramını kaybetme, konuşurken kelime bulmakta zorlanma, karar vermede güçlük, kişilik değişiklikleri ve sosyal geri çekilme gibi bulgular görülebilir. Erken tanı, tedavi ve bakım planlaması için kritik öneme sahiptir.
Risk Faktörleri ve Korunma
Bilimsel araştırmalar, bilişsel fonksiyon kaybı riskinin azaltılabileceğini göstermektedir. Risk faktörleri arasında fiziksel hareketsizlik, sigara ve alkol kullanımı, sağlıksız beslenme, obezite, hipertansiyon, diyabet, depresyon, işitme kaybı, düşük eğitim seviyesi, sosyal izolasyon ve hava kirliliği yer almaktadır.
Alzheimer hastalığından korunmak için: düzenli fiziksel aktivite yapmak, sağlıklı beslenmek, tütün ve alkol kullanmamak, hobiler ve zihinsel aktivitelerle beyni aktif tutmak, günlük notlar almak, sosyal ilişkileri sürdürmek ve düzenli sağlık kontrollerini yaptırmak önemlidir.
Bakanlığın Çalışmaları
Sağlık Bakanlığı, ‘Demanslı Bireylerde Koruyucu Yaklaşımlar’ kitabını yayımlayarak halka rehber sunmaktadır. Ayrıca, 65 yaş üzerindeki bireyler aile hekimliklerinde yapılan Çok Yönlü Yaşlı İzlemleri kapsamında demans açısından değerlendirilmektedir. Sorun saptananlar ileri merkezlere yönlendirilmekte, düzenli takipleri yapılmaktadır.
2025 yılı itibarıyla Alzheimer yalnızca bireyleri değil, aileleri ve toplumu da derinden etkileyen bir sessiz salgın niteliği taşımaktadır. Ancak risk faktörleriyle mücadele, erken teşhis ve toplumsal farkındalık sayesinde bu hastalığın yıkıcı etkileri azaltılabilir.
Bu vesileyle, 65 yaş ve üzerindeki vatandaşlarımızı aile hekimlerine başvurarak çok yönlü yaşlı değerlendirmelerini yaptırmaya davet ediyor, sağlıklı günler diliyoruz.
*
DR.UĞUR TANIR
AFŞİN İLÇE SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ



